Nonspesifik Nodül
Nonspesifik Nodül, genel olarak primer yapıdaki bir tümörün hematojen yayılımı sonrasında ortaya çıkar. Tipik olarak artel kan akımları dağılımına uygun bir şekilde orta ve alttaki akciğer alanlarının periferlerine yerleşen çok sayıdaki düzgün yüzeyli, sınırları belirgin bir şekilde olan nodüller içermektedir. Bu tür nodüller bazen top güllesi, bazende milier şeklinde görünebilirler.
Nonspesifik Nödül Nedenleri
Nonspesifik akciğer nodüllerinin nedenleri bir bütün halinde değildir. Karışık bir çok nedenlerden dolayı oluşan bu hastalık, hasta olan bir organdan yeni organa sıçraması sonucu başlar. Bunun dışında sigara kullanımı, mesleki bazı durumlar (oksijenin az olduğu pamuk, iplik fabrikaları, maden kömür işçileri) sık sık seyahat etmek ve geçmiş bir zamanda verem (tüberküloz) geçirmiş olmak.
Nonspesifik Nodül Belirtileri
Net bir belirti şekli olmamakla beraber veremde ki belirtilerin aynıları görülür. Şiddetli öksürük beraberinde kan gelmesi, hapşuruk sonrasında kanlı balgam gelmesi gibi bazı belirtiler geneldir.
Nonspesifik Nodül Teşhisi
Birincil tümör bilindiği zaman tanı koymak kolaydır. Bazı diğer durumlarda ise geçmişte yaşanılmış verem ve sarkadioz gibi hastalıklar, damar tıkanıklığı, diabetik nöropatik periferik ağrı gibi hastalıklar nonspesifik nodülü tetikleyeceği için, bu insanların hasta olma olasılığı artar. Belirtileri olmayan hastalar ise diğer akciğer nodülü hastalıklarına yakalanmış olabilirler. Teşhis için en önerilen yöntem tomografidir. Yüzde yüze yakın sonuç verebilir. Bilgisayarlı tomografi sayesinde genç yaşta bu hastalığa yakalanış kişilere teşhis hemen koyulur ve tedavi süreci başlatılır. Tomografide görünen her nodül akciğer kanseri olarak tanımlanamaz. Nodül göründüğü zaman hasta üzerinde sıkı bir çalışma ve inceleme yapılmalıdır.
Nonspesifik Nodül Tedavisi
Nonspesifik nodül tedavilerinde eğer nodül iyi huylu ise ilaç tedavisi bile uygulanmadan bu nodül kendini zamanla yok eder. Ama kötü huylu nodüllerde kanser riski olduğu için hastalar üç ayda bir bilgisayarlı tomografi sayesinde gözlem altında tutulur. Nodülün kötü huylu olduğu kesin olarak anlaşıldıktan sonra cerrahi müdahaleler ile vücuttan çıkartılarak patolojik incelemeler yapılması için laboratuvarlara gönderilir. Doğru teşhis ve inceleme yapılmayan hastalarda nodül ilerleyerek kansere yol açar ve ardından hastanın ölümüyle sonuçlanır. Bu sebeple bir nodüle rastlandığı zaman hastaya uygulanabilecek tüm tetkikler yapılmalıdır.