Kolloidal nodül; bir veya birden fazla meydana gelebilir. İyi huylu nodüllerdir ve tiroid nodüllerinin çoğunluğunu meydana getirmektedir. Büyük boyutlara kadar ulaşmasına rağmen tiroid dokusunun dışına çıkmamaktadırlar.

Kolloidal nodülü olup olmadığı ancak gerekli araştırmalar ve biyopsiler sonucu tanımlanabilmektedir. Kolloidal nodül, hemen ilk bakışta anlaşılamamaktadır, tanının konulabilmesi için mutlaka detaylı incelemelerin yapılması gerekmektedir. 

Tiroid nodülü, tiroid bezinin içinde hücrelerin aşırı çoğalması ile içi sıvı dolu, kistik, katı kitlelerdir. Boyutları 1 santim ve üzerindeki nodüller yapılan muayene ile saptanabilirken, tiroid nodülleri çoğunlukla 1,5 santim büyüklüğünde olduğu zaman fark edilebilmektedir. Tiroid nodüllerinin yüzde 5'i kanserli hücrelerden meydana gelmektedir. Yüzde 95'i ise iyi huyludur ve herhangi bir belirti vermezler. Bu sebeple kanserli nodüllerin, iyi huylu nodüllerden ayırt edilebilmesi için mutlaka uzman hekimler tarafından detaylı olarak incelenmeleri gerekmektedir.

Kolloidal nodülünün oluşma sebepleri;
  • Genetik yapı çok büyük etkendir. Eğer ailede tiroid nodülü var ise,
  • Bazı tiroid rahatsızlıklarının olması,
  • Çocukluk zamanında boyun bölgesine ışın uygulanması,
  • Vücuda alınan besinlerde iyotun yetersiz kalmasıdır.
Kolloidal nodülünün belirtileri nelerdir;
  • Nodül büyüdüğü zaman boyun kısmında şişlik ve ele gelen bir yumru şeklinde kendini göstermektedir.
  • Yutma güçlüğü ve takılma hissi vermektedir.
  • Ses tellerindeki tahribattan dolayı, seste kalınlaşma olması.
  • Nefes darlığına sebebiyet vermesi.
  • Sinirlilik ve huzursuzluk yapması.
  • Kalp çarpıntısı yapması.
  • Hemen yorulma, vücutta güçsüzlük meydana gelmesi.
  • Çok fazla terleme ve sıcağa karşı aşırı duyarlılık.
  • Ellerde titreme meydana gelmesi.
  • Ciltte incelme meydana gelmesi ve tırnakta çok çabuk kırılmaların oluşması.
  • Uyku sorunlarının oluşması en önemli belirtiler arasındadır.
Kolloidal nodülünün tedavisi;

Kolloidal nodül, iyi huylu tiroid nodülleridir. Aşırı büyüdükleri zaman, yutma, nefes güçlüğü gibi bazı belirtiler meydana geldiği zaman veya görünüş açısından kötü bir görüntüye sebep oldukları zaman cerrahi tedavi uygulanmalıdır. Bu nodüller mutlaka periyodik olarak fizik muayene, tiroid ultrasonografi veya detaylı testler ile takip altında tutulmaları gerekir. Takipler sonucunda görüntülerinde ve boyutlarında değişiklik olan nodüllere ince iğne biyopsisi uzman doktorlar tarafından tekrar yapılmalıdır. Aksi halde boyut veya görüntülerinde değişiklik olmayan nodüller ise sadece gözlem altında tutulmaları gerekir.